Yazılarımı okuduktan sonra yorum yapmayacak olsan bile yazımın hemen altındaki "okundu" butonunu işaretle olur mu :)

28 Temmuz 2012 Cumartesi

Ahh~~ Ben Bugün Doğmuşum :D


yaa narsistlik yapıp "iyi ki doğmuşum, ay ne iyi etmişim" diyemem ama doğum günleri benim için güzel birşey ya~~ :) mesela millet yılbaşında çok mutlu olur "ayyyy yeni yıl yeni umutlar " v.s. konuşurlar ya benim için yeni yıl doğum günüm. ya ben ne yapayım yılbaşını bana hiç bir farkı yok aralığın son günün gecesinin 12 sinin :D hah şey doğum benim için niye önemliye gelirsek. doğum günüm benim için önemli çünkü; geçmiş yılımı ve yılları iyi değerlendiremesemde benim için yeni yaşım yeni bir insan, yeni bir karakter, yeni şans ve zamanlar demek :) neyse ya çok uzatmayım :) bugün benim doğum günüm :3

24 Temmuz 2012 Salı

Koşer(Helal) ve Dine Sonradan Katılmış Aslında Dinde Olmayan Haramlar!

hmm~~ bence büyük öneme sahip bir konu bu. önceden birçok kez tartışma çıkmasına neden olmuş bir konu. halbuki olay öylesine basitki. yahu olayı 5 yaşındaki çocuğa anlatsan o bile anlar ne diye bu kadar uzatılır anlamadımki. neyse ben konuya başlayım, iyi okumalar :)

Koşer: Kaşer veya Koşer, Musevilik dinine göre; yenilmesi ve kullanılmasında dinen bir sakınca bulunmayan Helal(Halal) ürünlerdir. Bunları belirleyen kurallara ise Kaşerut ya da Kaşrut kuralları adı verilir.

tamam buraya kadar sorun yok. vikipedi araştırmamın devamına gelirsek:

Musevilik dinine göre; yenilmesi serbest veya yasak olan hayvanların listesi Tevrat'ta verilmiştir. Buna göre:
  • Karada yaşayanlardan geviş getiren ve çift tırnaklı olan hayvanların yenmesi serbest, bu özelliği taşımayanlar ise yasaktır; bunlara ek olarak domuz, tavşan ve deve eti yasaktır.
  • Her türlü böcek, sürüngen ve kemirgenin yenilmesi yasaktır.
  • Kuşlardan Tevrat'ta ismi geçen 20 kuş dışında kalanların yenilmesi yasaktır.
  • Balıklardan pullu ve yüzgeçli olanlar dışında kalanların, kabuklu hayvanların (midye, istiridye) ve ahtapot, kalamar, ıstakoz, karides, kerevit, yengeç, deniz kestanesinin yenilmesi yasaktır.
  • Yenilmesi yasak olan hayvanlardan çıkan yumurta, süt gibi her türlü ürünün (bal hariç) yenmesi yasaktır. 
 yukarıda özellikle museviliğin altını çizdim e çünkü yukarıda yazanlar musevilikte yani yahudilikte onlar için haram. 

tamam vikipedi araştırmam bu kadar ama konum bu kadar değil, durun hele daha başlamadık bile. evet efendim şimdi sıra benim arkadaşlarla olan çeşitli tartışmalar ya da etraftan duyumlarımda.

B: ben
A: arkadaş ya da arkadaşlar

B: geçen midye dolması yedim tadı fena değildi.
A: Midye mi yedin?
B: hı-hı ne olduki?
A: midye haram.
B: yok öyle birşey, haramlar helaller Kur'an da yazıyor ve midye orada yok!
A: (karşı çıkmalar~~)
B: (savunmalar~~)

B: ben
H: kurstaki hadis hocası

H: vahşi hayvan eti, kabuklu canlıların eti (v.s. yukarıdaki musevi haram listesinin hemen hepsini sayıyor~~)
 B: iyide hocam Kur'an da haram yiyecek olarak domuz eti diyor onlar nasıl haram?
H: bu haramlar hadisle bildirilmiş; peygamber efendimiz haram kılmış.
B: ama hocam peygamber efendimiz haram kılma hakkı yokki haramı helali Allah koyar.
H: hayır peygamber haram koyabilir.
B: (konu hakkında çok bilgim yoktu o zamanlar, o yüzden sustum. tabi ben dururmuyum, eve gider gitmez araştırdım, soruşturdum bu konuyu. açıklamam aşağıda)

öncelikle bu bütün tartışmalarım değil sadece birkaçı; arkadaşımın yediği ahtobota laf edeninden benim yediğim yengece kadar çok tartışma yaşadım. hepsini tam hatırlamıyorum ya da uzun tartışmalar, yazmam gereksiz hani. neyse konumuza dönersek; musevilerin haram listesinde yazan tüm haramları dinimizde uygulamaya meraklı o kadar insan var ki! madem bu kadar çok farklı dinleri yaşamak istiyoruz, meditasyon yapıp, vaftizde olalım. arada birde kiliseye gidip günah çıkaralım nasıl fikir ama. ALLAH AŞKINA! Mümin kardeşim, bir silkelende kendine gel! koluna dokun denince sen saçını mı kesersin? neler oluyor ya! Kur'an daki haramlar az mı geldi. bide varya insanlar dinimize sonradan katılmış olayları(aslında dinde olmayanları yani) açıklarken o kadar saçmalıyor o kadar şirk e giriyor ki işine peygamberimizi bile alet ediyor. hiç mi utanma yok ya! al işte peygamberi kullanan bir örnek yukarıdaki tartışmada!

Ayet vereyim size(bazı insanların ayeti de bırakıp hadislere giriyor, ki Müminin asıl kaynağı Kur'an olmalıyken..)

Nahl Suresi(16. sure) 116. Ayet: Artık, dillerinizle yalan beyanda bulunup, üstelik uydurduğunuz yalanı(da) Allah'a isnat ederek "Bu helaldir, bu da haramdır!" demeyin! Çünkü uydurdukları yalanı Allah'a isnat edenler asla kurtuluşa eremezler.

mesela yukarıdaki ayette direk "Allah dedi" diyenlerden bahsetmiş.

ve "peygamber haram koyabilir, bu yetkiyi Allah ona vermişti" sözünü nasıl açıklıyorlar derseniz Kur'an'ın birçok yerinde Allah ve Peygamber' e uyulması gerektiği hakkındaki ayetleri kanıt gösteriyorlar. iyide peygamber efendimizin haram koyduğunu direk söyleyen birşey henüz karşıma çıkmadı(eğer ayet varsa lütfen üşenmeyipte yazın buraya ^^). bu yüzden pek söz etmem gerekmez ama Allah, rasulünü ne kadar severse sevsin kendi yarattığı varlığa kuralları kendi koyar çünkü: yaratıcı O, adaletli O, herşeyi en iyi bilen O. sizce bir insanın koyabileceği kurallara ihtiyacı mı var Allah'ın? (yanlış anlaşılmak istemem, Peygamber efendimizi küçümsemek ya da kötülemek değil amacım ama, Peygamberimiz insanüstü bir varlık değil ki hele hele Allah'tan üstün bir varlık(haşa) değil. onu açıklamak istedim.)

haram konusunda başka birkaç ayet:

En'am Suresi(6. sure) 145. ayet: De ki: "Bana vahyedilenler içerisinde leş ya da akan kan veya domuz eti -ki o katıksız pistir-, yahut amacından saptırılarak Allah'tan başkası adına kesilen kurban dışında, yemek isteyen için yasak olan hiçbir şey göremiyorum. Fakat çaresiz kalan kimse, hakka tecavüz etmeden ve zaruret sınırını aşmadan(yemişse), unutma ki Rabbin tarifsiz bir bağışlayıcı, eşsiz bir merhamet kaynağıdır.

Maide Suresi(5. sure) 96. Ayet: Sularda yapılan her tür avlanma ve onunla beslenme sizin için helaldir. Bu, sizin de yolcuların da yararınadır. Fakat, ihramlı olduğunuz sürece kara avı size yasaklanmıştır. Şu halde, topyekün huzurna varacağınız Allah'a karşı sorumluluğunuzun bilincine varın!

yukarıdaki ayette Allah'ın okkalı bir cevabı :) su ürünlerin hemen hemen hepsine haram diyenler için ^^

Maide Suresi(5. sure) 4. Ayet: Kendileri için neyin helal kılındığını sana soruyorlar. De ki: "Temiz ve güzel olan her şey size helal kılındı."
Allah'ın size öğrettiği bilgi sayesinde eğittiğiniz avcı hayvanlara gelince: onların sizin için avladığı her şeyi yiyin, ama üzerlerine Allah'ın adını da anın ve Allah'a karşı sorumluluğunuzun bilincinde olun; hiç şüphe yok ki Allah'ın hesap görüşü çok dakiktir.

Maide Suresi(5. sure) 5. Ayet: Bugün, temiz ve güzel olan her şey size helal kılınmıştır. Üstelik, kendilerine daha önce vahiy gönderilmiş olanların yiyecekleri de size helaldir ve sizin yiyecekleriniz de onlara helaldir.(ayetin devamında özetle Müslüman ve daha önceki vahiylere inanan kadınların Müslüman erkeklere helal olduğu söyleniyor. tabii nikahlı olarak :) ) (ayetin sonunda) Kim imanı inkar ederse işte onun ameli boşa gitmiştir; üstelik o ahirette zarara uğrayanlar arasında yer alacaktır.

bu son ayette yazının başında tanımını yaptığım koşerle alakalı ve birde yurt dışında yaşayıp hıristiyan ve/veya yahudilerin kestiği etleri yemek zorunda kalan Müslümanlar için :) yüce Rabbimiz o kadar düşünüyor ki kullarını, onu ne kadar sevsek ona ne kadar şükretsek az bence ^^ vahiy indirilmiş olan dinlere mensub insanların yiyeceklerinin bize helal olduğunu söylüyor Rabbimiz :)

koşer amblemleri :) (koşer(helal) amblemleri yabancı ürünler alırken işinize yarar umarım :) )
 koşer(helal) mc donald's :)


umarım yazım kafanızdaki soru işaretlerini cevaplamıştır, umarım birine bu konuda açıklama yapmak istiyenlere fikir vermiştir ve umarım yurtdışında yaşayanları bir nebze olsa da Allah'ın tek bir ayeti rahatlatmıştır 

20 Temmuz 2012 Cuma

Ramazan Ayınız Hepinize Hayırlı Olsun!!!!! ^o^


hepinizin ramazan ayınız mübarek olsun ^^
Allah'ı bol bol andığınız
Allah'ın sevgisini her daim içinizde hissettiğiniz
Orucun açlığına susuzluğuna sabırla dayandığınız
Sevdiklerinizle hep beraber olduğunuz
Hayırlı uğurlu bir Ramazan olur inşallah ^^

Ramazan'ın sevinci felan iyi güzelde bu aralar kafam hiç iyi değil; çok allak bullak. kendimi biraz toparlayıp beynimin içinde dönen saçmalıkları kağıda döküp belki blogta paylaşırım

iyi ramazanlar ^^

16 Temmuz 2012 Pazartesi

Yine Bir Duygu Karmaşası: 6 Yaşıma Dönmek İstiyorum~~

(videodaki küçük pembe saçlı kız, küçükken benim sailormoon(aysavaşçısı) çizgidizisindeki en sevdiğim karakterdi. hoş halen severim.)

bana zaman makinen olsa hangi yaşına gitmeyi seçerdin? diye sorsalar hiç düşünmeden 6 derdim.. [nedenini yazımın sonunda zaten anlamış olucaksınız, bu sebepten anlatmakta acele etmeye hiç niyetim yok :)]

yukarıdaki şarkıyı ekledim çünkü; 6 yaşımdayken ne kadar pek seviyormuş gibi görünmesemde hayatımın derinlerine işlemiş bir çizgidizinin sonralardan öğrendiğim ama beni yine 6 yaşımdaki küçük kıza döndüren şarkı olduğu için.

bazen küçüklüğümü hatırlayınca, çok karmaşık duygular hissediyorum.. ağlamak istiyorum, gülmek istiyorum,

13 Temmuz 2012 Cuma

KungFu Ramen YUMMY *.*

merhaba merhaba :) diyeceksiniz 'ne oluyor bu kıza habire yemek mi yapıyor.' ben de diyeceğim ki 'yoo~~ yine gecikmiş bir yazı..' :D daha var sırada yazılar gıdım gıdım paylaşıyorum :) evet bu kimbap yaptığım gün kung fu ramen de yapmıştım. yani yaptım demek biraz yalan olur. hazı aldım içine bi kaç birşey bide kaynar su döktüm yedim :D neyse ben yine de tarif gibi paylaşayım eheh :D


Malzemeler:
KungFu Ramen(zaten kutunun içinden iki paket toz çıkıyor. sağ alt köşedeki; yeşil ve metalik olan.)
iki tane yemek çıbığı :)
yosun
soya sosu
kaynar su
(yosun ve soya sosu benim eklentim eklemesenizde olur. yosunu kesinlikle eklemeyin yumuşacık oluyor. biraz iğrenç oluyor yani. ama soya sosunu isterseniz ekleyin. lezzet katıyor :) )


(paketlerdeki tozu döküyorsunuz, yosunları makasla kesip ekliyorsunuz ve suyu döküyorsunuz. buhar suratınıza gelmiş gibi oldu değil mi :) )
 (bekleme zamanı :) sol taraftaki şişe soya sosu şişesi.)

yorum: evde yaptığım ramen daha lezzetli oluyor bence. yani yine hazır böyle karışım toz paketi olmayan eriştelerden alıyorum ama evde yaptığım daha lezzetli oluyor :) önceki ramen tarifim için tık.




12 Temmuz 2012 Perşembe

Kimbap YUM YUMMM *-.*


evet sevgili okurlarım ^^ yine bir yemek yazısıyla karşınızdayım eheh kayıtlara bakıyorumda en son ocakta muffin yazımda yiyecek birşeyden bahsetmişim :) hmm bu yazımda kimbap denemem var ve bu ilk kimbap denemem. utanarak söylüyorum bu yazım da gecikmiş bir yazı -.- ilk kimbap denememden sonra 3-4 defa daha yaptım kimbap.. neyse bir dakka bir dakka tarife geçmeden düşüncelerimi söylemeliyim. olmazsa olmaz eheh :D düşüncelerim:
şunu söylemem gerekir yosun çok pahalı. sırf asya sevgim için feda ettim parayı :D neysem yosunu ilk yediğinizde pek sevmiyceksiniz bence tabi balıklarla aranız çok iyiyse bilemem. (eh yani anadolunun göbeğinde yaşıyorum habire balık yemiyorum bu sebepten ton balığı, hamsi, çipura tarzı balıklar haricinde yenilebilecek pek balık bilmiyorum) ama garanti veriyorum ya soya sosuyla yediğinizde ya da 3. yiyişinizde alışıyorsunuz :) içine ıvır zıvırı ne kadar doldurursanız o kadar lezzetli oluyor ayrıca :) uzatmadan geçiyorum diyecektim ama uzatmışım yaa :D şansına küs ahbap hala okuyorsun (>o<)

  !!kimbap!!
 Malzemeler:

 yosun
1 tane salatalık
2 yumurta
sosis
pirinç lapası(yukarıdaki hala lapa değil :D)
 (işte lapa :) )

(yosun. paketin içinde 50 yaprak var. balık gibi kokuyor.)
(asıl tarifte turşu kullanıyorlar ben turşu almamıştım. turşusu bulunmayanlar salatalığı yukarıdaki gibi kesin. sirke ve tuza yatırın biraz bekletin 10-15 dakika kadar.)
(yumurtaları çırpıp kızartın. uzunca kesin. sosisleri uzunca kesip kızartın.)
 (kimbapı rulo yapma zımbırtısını serin(migrosdan almıştım. heryerde bulunur galiba. amerikan servisliği mi ne öyle birşey diye satılıyor. paketsiz olanı almayın, hijyen :D). üstüne yosunu serin. dikkatlice pirinci kaşık yardımıyla dökün.ÖNEMLİ! pirinç sıcak olunca yosun eriyormuş haberiniz olsun!)
 (iç için olan malzemeleri yukarıdaki gibi üstüne dizin.)
(rulo yapıp dilimleyin. Afiyet Olsun :) )


olsada yesek~~

Sinir Krizleri..

birkaç senedir karşılaştığım ve gıcık olduğum, özellikle son zamanlarda daha çok karşılaştığım bu durum hakkında size birkaç birşey anlatmak yani paylaşmak istiyorum.. hmm nasıl başlasam bilemedim.. öf ya bodoslama giricem konuya.
öhüm öhüm! ses bir iki! evet. konumuz şu: genç kızların hepsi değil ama büyük kısmının nefret ettiği bir konu. bakın size bir örnek vereyim hemen anlıyacaksınız 'A-AAAAAA~~ ne güzel olmuşsun~~ ay ay ayyyy~~ kız sana şimdi görücü de gelir.. ahahayt!'  anladın dimi -.-" .. yani genç kızların büyükçene bir kısmı süslenmeyi sever ama ilin anası gelip onu ayağından kafasına kadar süzsün diye süslenmez kimse, yanlış olmasın evlenme çağından bahsetmiyorum ki aslında evlenme çağı kız ne zaman evlenmeyi düşünürse o zamandır bence ya neyse..
üfff~~ gerçekten kelimeleri  toparlamakta sıkıntı çekiyorum.. -.-

ben size bir anımı anlatayım belki anlaşılır..
babamın arkadaşının evine oturmaya gidicektik ve ben bundan haberdar olmadan önce yeni bir elbise almıştım. gerçekten çok hoş toz pembe uzun bir elbise, mesela sahil kenarına uygun bir elbise.. halam ile beraber bu elbiseye uygun bir bolero, çanta ve kolye seçtik ama hepsi bu oturma olayından habersiz aldığım eşyalar.. sonra baktım bu elbiseye uygun ayakkabı yok! 
ya normalde çok ayakkabısı olan bir insan değilim; kışlık bir botum, onun dışında tüm mevsimler giydiğim spor ayakkabım var. ilk defa böyle birşey yapıyorum yani.

 
neyse dedim başka bi ara alırım.. işte efendim ben bu misafirlik işini öğrendim, dedim yeni elbise almıştım onu giyerim.. ayakkabıda aldım sonra. misafirlikten birgün önce üstüme giydim elbisemi işte aksesuar, çanta vs. eşarp felan filan.. iyi olmuş mu diye halamgile göstermeye gittim(bir yukarı katımızda kalıyor halam, babannemgille yaşıyor) yengem felanda oradaymış . süzdüler baştan aşağa, aşağıdan yukarıya, çıt yok.. ben bekliyorum ne diyecekler... "ay Zeyneeeeeeep~~ sana görücü de çıkar yarın heheheehe"
 "WHAT?!?!?!"

Allah aşkına ya! 15 yaşındayım ben ya! iyi misin sen?!?!
felan filan atlattım o günü, sinir kırizleriyle..
a-a ertesi gün olmuş... neyse herşeye rağmen yeni elbisemi dışarıya giymenin mutluluğuyla hazırlandım.. garaj katına indim(oturduğum sitesinin garaj katı).. arabaya bindim. ablam, halam, annem bir süzdüler beni.. *lanet olsun yine başlıyoruz~~* (kötü kötü gülerek)"NE GÜZEL OLMUŞSUN!" "hıı~~" diyerek geçiştirdim, ama halam durmadı anneme döndü "kesin buna görücü gelicek eheheheh~~" o an eve gidip misafirliğe gitmemeyi ve elbisemi, o  ayıla bayıla aldığım elbisemi lime lime edip çöpe atmayı, aldığım biraz kokoş olan babetleride arkasından çöpe gömmeyi ölesiye istedim ama.. ama işte mümkün değil.. misafirliğe gitmek istemediğimi söylesem babam kızar ve izin vermez, yeni aldığım elbisemi ve ayakkabılarımı çöpe atsam bir daha birşey alamam galiba.. 
"ya yeter ya.." dedim ama ölesiye bağırmak istiyordumki.. ama yine AMA! annem "ben kötü birşey demedim, ben güzel olmuşsun dedim sadece, sana görücü gelicek diye birşey söylemem ben" desede sinirlerim yatışmadı(gerçektende kötü birşey dememişti aslında).. misafirlikteki teyze yaşımın küçük olduğunu anlasın diye arada lafa yaşımı sokuşturdum(belli olmayacak şekilde). ve Allah'ıma şükürler olsun ki o aile sadece akrabalarıyla evlendiriyorlar kızlarını, oğullarını..

eve döndükten sonrada o iğneliyici sözler devam etti bir süre.. ve inanki bu olayın üstünden 2,5-3 hafta geçti ve ne elbisemi ne de ayakkabımı giydim. hatta elbisemi ütülemek bile istemiyorum.. ve ve ve bu tarz olaylar önceden vardı ama pek takmıyordum.. yalnız bu son olaydan sonra bileklik bile takmak istemez oldum, şaka arasında dahi "düğüne mi gidiyoruz da bu kadar süslendin" ya da "görücü yarın kapıda" tarzı lafları kaldıramaz oldum..

önceden kuzenlerle arkadaşlarla böyle dalga geçerdim, pişman oldum.. hakkınızı helal edin emi~~  özellikle Esma~~  tatlım milletin ortasında seninle görücü konusunda dalga geçtiklerinde güldüğüm için özür dilerim~~ gerçekten çok b.ktan bir duyguymuş..



ayrıca bunu söylemeden edemiycem. okulda(imamhatipliyim ama yanlış anlaşılmasın, kızların hepsi böyle değil.) benim yaşlarımda, belki benden birkaç yaş küçük ya da benden birkaç yaş büyük olan kızların bir kısmında deli gibi evlenme merakı görüyorum. işte birbirlerine gelinlik modelleri göstermeler, düğün hayali kurmalar, ideal koca testleri felan vırt zırt! onlara birkaç lafım var.
KIZIIIIMMMM!!! DERDİN NE SENİN!!! MADEM EVLENCEN NE ARIYORSUN OKULDA!!! MADEM BU KADAR KOCA İSTİYORSUN KIR DİZİNİ OTUR EVİNDE ÇEYİZ HAZIRLA MAAALLLL!!! SONRADA İMAMHATİPLİLER  OKUL OKUMUYORDA, EVLİLİĞE HAZIRLANIYOR OLUYOR! 

yemin ederim 12. sınıflardan aptalın birisi serviste oturmuş nakış yapıyordu. geleceği için tek idealı çocuk yapmak ve yemek pişirmek olan bir insan. bakın yanlış anlamayın ev hanımlığını kötülüyor değilim. annemde ev hanımı. zor bir iş hak veriyorum. (o kız için)ama madem evlenmeye dünden hazırsın, zaten sınıfları sürüne sürüne geçiyorsun okulda işin ne yahu! annem ev hanımı dedim evet ama annemin dersleri çok iyiymiş okulda ve doktor olmak istiyormuş. o zamanın erkekleride kızların okumasını istemiyormuş bu sebeple okuyamamış annem. öyle amaaan şu diplomam olsun devamını okumasamda olur mantığıyla gitmemiş annem.. diğer bir gerzekte oturmuş(yine 12. sınıf) kendisini oğluna almak isteğen kadının dediklerini anlatıyor ve benzer bir muhabbet bizim sınıftaki birkaç kızında arasında geçti.. üff neyse sinirlerim iyice oynadı.

NOT:
pısttt~~ kız annesi, genç kız annesi, kızı olucak anne, ya da akrabasında çevresinde genç kız olan dişil insan.. herkimsen sakın ama sakın 10 yaş ile evlenme çağı arası bir kıza dünür şakası yapıp onunla dalga geçme. 

DİP NOT:
hey sen!! 20'li yaşlardaki oğluna yaşıtı kız bulamayıp, kız adayı çıtasını 14 yaşa kadar indiren sapık karılar grubu(bakın 18-19 civarına sözüm yok. e yani kız razıysa, reşit kız evlenirse evlensin)! gözünüze kestirdiğiniz kızların hepsi çocuk! sübyancı mısınız yağğğğ!!! 

valla kusura bakmayın bugün tam küfretme havamdayım. yanlış anlaşılmak istemem; ben şu küfür bilip küfür etmeyenlerdenim ama bazen dayanamıyorum.. tamam mı?




eh~~ bana son bir hak daha tanıyın bu yazılık, lütfen :) 

9 Temmuz 2012 Pazartesi

Pastel Eriterek Resim Yapma ve Pratik Buz Kalıbı :)

bir başka yazıyla karşınızdayım ^^ DİKKAT! bu yazı gecikmiş bir yazı sayılmaz :D neysem internetten birkaç video gördüm, boyama hakkında. baktım dikkatimi çekti yapayım dedim, iyi demiş miyim? :) neyse sizin için en kısa videoyu buldum ^^ izleyin de sonra anlatayım v.v
(pıst~~ siz yinede sardırarak izleyebilirsiniz, tabi eriyiş anını merak etmiyorsanız ^^ )
olay şu ; crayonları eriterek resim yapıyorsunuz :) çeşitli çeşitli yöntemler vardı bende idare eder bir çalışma yaptım. ama daha resimlere gelmedi sıra, az daha yazı okuyun :D 
Malzemeler:
Crayonlar(hangi renk isterseniz)
tutkal ya da pritt ler varya onlardan
kurutma makinası
tuval
eski gazete

yorum yapıyorum :) : ben crayon kullanmadım. e sadece crayon almak için alışverişe mi çıksaydım :D benim monamim vardı onu kullandım :D ve videodaki kadar müsriflikte yapmadım, pasteli maket bıçağıyla kestim. zaten kestiğim parçalar fazla bile geldi.. neysem pritt le yapıştırdım. tuvalimde yoktu :D onun yerinede normal resim defteri kağıdı kullandım ama, pastel boya yağlı olunca yağlı boya gibi kağıdın etrafını yağ yaptı, ekliyeceğim resimlerde de görebilirsiniz :)  ha birde unutmadan monami, su gibi akıp gitmiyor. ben fırçayla yaydım. aslına bakarsanız biraz zor oldu çünkü kurutma makinasını kapatınca anında kuruyor :S
Benim yaptığıma göre malzemeler:
Monami :D
kurutma makinası
resim defteri
yağlı boya fırçası
eski gazete
bant
maket bıçağı

evet efenim resimlere geçiyoruz ^^

7 Temmuz 2012 Cumartesi

Önemli Bir Uyarı ve Bir Şiir

hmmm.. bu seferlik bu yazımda çok uzatmadan link vererek geçiştiricem.. birikmiş baya yazım var ve derlenip toparlanması gerek bir sürü dosyam var(pc de :D). onlarla uğraşmalıyım ^^

önemli bir uyarı! evet gerçekten de önemli! bak yazım kırmızı anlamadın mı? :D ya neyse cıvıtmayım. bugün parabenden bahsetmek istiyorum.. ve linki vermeden söylemeliyim bu paraben denen madde gliss'in şampuanlarında da var ve tresanda. en azından benim bildiklerim bunlarla sınırlı şimdilik. bizim evde bulunan banyo ürünlerinin hemen hepsinin içindekiler bölümünü oturup inceledim ve yanlız bu iki markada bulabildim.. neyse siz yazıyı okuyun. sonrada koştur koştur makyaj, banyo, ıvır zıvır ürünlerinizi inceleyin :D tamam komik değil..


diğer konumuza geçelim >.<

şimdi o şiirden bahsetmeliyim. mehmet akif ersoy'un bir şiirini paylaşıcaktım ama annem önce davranmış :D neyse bende şiiri onun bloğundaki linki vererek paylaşırım ^.^ gerçekten günümüzün sıkıntılarından bahseden harika bir şiir :) bu şiiri okumamızı bize söyleyen babama bir alkış *clap clap clap(şak şak şak :D)* (babamın bloğu yok. 'babama' kelimesine boşuna basmayın :P)

keman sever misin? :)

3 Temmuz 2012 Salı

Parmaklıklar Ardındaki Zeka


Nebraska’da yaşlı bir adam yaşardı.
Patates ekini için bahçeyi bellemesi gerikiyordu, lakin bu çok zor bir işti.

Tek oğlu olan David ona yardım edebilirdi fakat o da hapisteydi.
Yaşlı adam oğluna bir mektup yazdı ve durumu izah etti.

“Sevgili David,

1 Temmuz 2012 Pazar

Oyun Hamurundan Minyatür İğneliklerim ve Mezuram ^o^

 
♪♫♪ Jakkuman kkeoi kkeoi bogopa kkeoi kkeoi yeminhae yeminhae ♫♪♫

kullandığım malzemeler :)
(siyah tükenmez, makas, maket buçağı, oyun hamur, o kapak orada ne arıyor bilmiyorum)
minyatürü yapmayı denediğim eşyalarım. oradaki büyük iğnelikten iğne kullandım sadece, onu yapmayla uğraşmadım ^^